“Çiftçimizi, özellikle de kadın çiftçilerimizi eğitmeden verimlilik sağlanamaz. Bu gerçekten hareketle ülke çapında ‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz”
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “En ağır
iş yükü tarımda çalışan kadınların sırtında”
-“Tarımda çalışan 2,2 milyonu aşkın kadın, ev
işlerinin yanı sıra tarımsal üretimin de merkezinde yer alıyor”
-“Günde 16-17 saat çalışan kadın
çiftçilerimiz, tarımımızın da belkemiğidir. Tarımsal
üretiminin yarıdan fazlasını onlar karşılıyorlar”
-“Çiftçimizi, özellikle de kadın
çiftçilerimizi eğitmeden verimlilik sağlanamaz. Bu gerçekten hareketle
ülke çapında ‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz”
-“Bu kadar ağır bir yükü taşıyan kadın
çiftçiler, pozitif ayrımcılığı hak ediyor. Kadın çiftçiler, çalıştıkları
her yıl için ilave 120 gün, 3 yılda 1 yıl yıpranma almalıdır”
-“Devlet, kadın çiftçilerimize yüzde 50
oranında prim desteği vermelidir”
-“Sigortalı olmadan önce gerçekleşen doğum
nedeniyle, hizmet borçlanması yapılabilmeli, üç doğum
sınırlaması kaldırılmalıdır”
Ankara – 07.03.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, en ağır iş yükünün tarımda çalışan kadınların sırtında olduğunu bildirerek, “tarımda çalışan 2,2 milyonu aşkın kadın, ev işlerinin yanı sıra tarımsal üretimin de merkezinde yer alıyor. Bütün işleri yetiştirebilmek için günde 16-17 saat çalışan kadın çiftçilerimiz, tarımımızın da belkemiğidir. Tarımsal üretiminin yarıdan fazlasını onlar karşılıyorlar” dedi.
Şemsi Bayraktar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü
dolayısıyla yaptığı açıklamada,
çalışma hayatının her alanında yer alan
kadınların tarımda da yaptıkları katkılarla çok önemli roller üstlendiğine
işaret etti. Bayraktar, son rakamlara göre, tarımda çalışan 5 milyon 53 bin
kişinin yüzde 44,4’ünü kadınların oluşturduğunu, tarımda 2 milyon 242 bin
kadının üretimde bilfiil yer aldığını belirtti.
İstihdam edilenlerin sosyal güvenlik
kuruluşuna kayıtlılık durumu göre bakıldığında, tarımda çalışan 2 milyon 242
bin kadının 1 milyon 829 bininin (yüzde 81,6) ücretsiz aile işçisi, 182
bininin (yüzde 8,1) ücretli yevmiyeli, 229 bininin (yüzde 10,2) kendi hesabına,
sadece 2 bininin ise işveren konumunda bulunduğunu bildiren Bayraktar, tarımda
sosyal güvenlik açısından kayıt dışılığın da yüzde 94,2 gibi çok yüksek bir
oranda olduğunu, kadınların, sigortalı olmak yerine, primleri ödemekte güçlük
çektikleri için eşleri üzerinden sağlık hizmeti aldıklarını vurguladı.
-Tarlada, bahçede, ahırda, ağılda işleri
yüklenen kadınlar-
Erkeklerden çok daha fazla, hemen her gün
16-17 saat çalışan, evdeki işlerinin yanı sıra tarlada, bahçede, ahırda,
ağıldaki işleri yüklenen kadınların, çoğu zaman geçmişten öğrendikleri
geleneksel yöntemlerle üretime katkı sağladıklarına dikkati çeken Bayraktar,
şunları kaydetti:
“Kırsal kesimde kadının işgücüne katılım
oranı, tarımda ücretsiz aile işçisi olarak çalışması nedeniyle yüksek olsa da
Türkiye’de tarım istihdamındaki azalma, kadın istihdamının da giderek düşmesine
yol açmaktadır. Tarımda çalışan kadınlar, tarım dışına çıktıklarında veya göç
ettiklerinde işgücüne katılamamakta ya da zorluk çekmektedirler. İşgücüne
katılan kadınlar ise daha çok statüsü düşük, kalifiye olmayan işlerde sosyal
güvenceden yoksun bir biçimde çalışmaktadır. Bu ise kadının çalışma ve toplum
hayatının dışında kalmasına neden olabilmektedir. Tarım sektörü Türkiye’de
kadınların çalışmak zorunda kaldığı bir sektördür. Geçmişten günümüze kadınlar,
tarımda her zaman üretimin içinde yerini almıştır.
Ancak bu genellikle aile içi üretime katkı
biçiminde değerlendirildiğinden bir çalışma olarak görülmemiştir. Kadınların
işgücüne katılım oranın artması ekonomik verimliliği artıracak, kalkınma
potansiyelini iyileştirecektir. Kadınların ekonomik kalkınmaya, kırsal
kalkınmaya etki edebilmeleri için ekonomik ve sosyal statülerinin
iyileştirilmesi ve buna yönelik politikalar geliştirilmesi önemlidir. Günümüzde
tüm dünya ve Türkiye’de üzerinde çokça tartışılan kadın sorunları, yalnız
kadınların değil tüm toplumun sorunlarıdır ve kapsamlı çözümler
gerektirmektedir.”
-“Eğitim verilmeden verimlilik sağlanamaz”-
Tarımda çiftçinin, özellikle de üstlendikleri
fonksiyonlar dolayısıyla kadın çiftçilerin eğitilmeden verimliliğin
sağlanamayacağını işaret eden Bayraktar, “”Bu gerçekten hareketle ülke çapında
‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz” dedi.
Bayraktar, 2012 yılında Türkiye Ziraat Odaları
Birliği ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı arasında imzalanan “Kadın Çiftçi Eğitim İşbirliği” protokolü
çerçevesinde eğitimlerin gerçekleştirildiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, bu
çerçevede kadın çiftçilere, sosyal güvenlik, kooperatifçilik, girişimcilik ve
liderlik, kadın hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, iklim değişikliği ana
eğitim konuları yanında, her türlü tarımsal faaliyetlerle ilgili eğitim
verildiğini vurguladı.
Eğitimlere katılan kadın çiftçilerin,
önümüzdeki yıllarda, değişikliğin güçlü temsilcileri olacağına ve yaşadıkları
toplumun kırsal kalkınmasına katkı sağlayacaklarına olan inancını vurgulayan
Bayraktar, “Şu gerçek çok iyi bilinmelidir ki, sağlıklı nesiller
yetiştirebilmenin yolu kadınlardan geçer” dedi.
-“Kadın çiftçiler için pozitif ayrımcılığı hak
ediyor”-
Kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi yönünde teşvik edici önlemlere acil ihtiyaç bulunduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: “Bu kadar ağır bir yükü taşıyan kadın çiftçiler, pozitif ayrımcılığı hak ediyor. Kadın çiftçiler, çalıştıkları her yıl için ilave 120 gün, 3 yılda 1 yıl yıpranma almalıdır. Devlet, kadın çiftçilerimize yüzde 50 oranında prim desteği vermelidir. Söz konusu desteğin verilmesi durumunda, kadın çiftçilerin sağlık harcamaları eşleri yerine, kendi sigortalarınca karşılanacağından, desteğin büyük kısmı devlete geri dönecek, böylece sosyal güvenlikte kayıt dışılık da önlenmiş olacaktır.
Sigortalı olmadan önce gerçekleşen doğum nedeniyle, hizmet borçlanması yapılabilmeli, üç doğum sınırlaması kaldırılmalıdır. ”Bayraktar, kadın çiftçilerin sorunlarını her platformda dile getirmeye devam edeceklerini bildirerek, başta eli nasırlı kadın çiftçilerimiz olmak üzere tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutladı.